Hoşgeldin, Ziyaretçi
Sitemizden yararlanabilmek için Kayıt olmalısınız.

Kullanıcı Adınız:
  

Şifreniz:
  





Çevrimiçi Forum Ekibi
[-]
Şuanda Çevrimiçi Forum Ekibi Yok :(
Çevrimiçi: 0
Gizli: 0

Çevrimiçi Forum Ekibi
[-]
Şuanda Çevrimiçi Forum Ekibi Yok :(
Çevrimiçi: 0
Gizli: 0

Çevrimiçi Forum Ekibi
[-]
Şuanda Çevrimiçi Forum Ekibi Yok :(
Çevrimiçi: 0
Gizli: 0

Çevrimiçi Forum Ekibi
[-]
Şuanda Çevrimiçi Forum Ekibi Yok :(
Çevrimiçi: 0
Gizli: 0

Forumda Ara

(Gelişmiş Arama)

Forum İstatistikleri
» Toplam Üyeler: 487
» Son Üye: Stewart Tripp
» Toplam Konular: 1,348
» Toplam Yorumlar: 2,335

Detaylı İstatistikler

Çevrimiçi:
Toplam: 22 kullanıcı aktif
» 0 Kayıtlı
» 20 Ziyaretçi
Yandex, Bing

Son Aktiviteler
Eyüp Psikolog
yazar EdizFisek
Dün, 14:50
Yükseltilmiş Zemin Döşeme...
yazar Celoxy
Dün, 9:37
How can I improve my webs...
yazar Stewart Tripp
04-18-2024, 16:00
Bahis için hangi uygulama...
yazar karlosrrd
04-16-2024, 20:01
Bir sitesi arıyorum
yazar karlosrrd
04-14-2024, 20:10
7Slots casino özellikleri...
yazar karlosrrd
04-11-2024, 19:04
Bir sitesi arıyorum
yazar karlosrrd
04-11-2024, 18:52
İyi bir çevrimiçi kumarha...
yazar karlosrrd
04-11-2024, 18:46
Estetik Cerrahi
yazar Celoxy
04-11-2024, 7:34
fast indexing of links de...
yazar Josekl
04-11-2024, 3:45

 
  Simdi Tam Zamanı
Yazar: BLueSman - 03-11-2017, 13:37 - Forum: Arabesk - Yorum Yok

Hayatın en stresli, en yoğun, en bunaltıcı olduğu dönemlerde hayatın akışına kapılıp, sohbet edemediğimizin hiç bir şeyi paylaşamadığımızın farkına varamıyoruz.. Belki sohbet edemediğimiz insanlar çıkıyor karşımıza yada bizi tanıyanlara değilde belki de hayatımızı bilmeyen insanlara içimizdeki duyguları düşünceleri anlatmak daha kolaydır.. En önemlisi de bu hayat mücadelesinde bir süreliğine bile olsa kendinize zaman ayırmanın vakti değil mi?
Sohbet etmek, arkadaşlık kurmak, eğlenebilmek keyifli zamanlar geçirebilmenin tam zamanı.. Bu sohbetin yanında bir de istediğiniz tarzda müzik dinleyebilme imkanı sunuyoruz.
Birbirinden farklı tarzlarıyla, bu ışe gönul vermiş yayın yapan arkadaşlarımız sizleri beklemektedir. Yapmanız gereken tek şey ozlemsohbet.com yazıp, play tuşuna basıp kendinizi bu büyülü dünyaya bırakıyorsunuz..
Hadi daha ne bekliyorsun?
Dj`BLueSman

Bu konuyu yazdır

  İp tv server
Yazar: coestar333 - 03-11-2017, 11:18 - Forum: Serbest Kürsü - Yorum Yok

Teknoloji her geçen gün bize farklı icatlar ve imkanlar sunmaya devam ediyor. Bu imkanlar doğrultusunda bugüne kadar çok fazla ücretler ödediğimiz şeyler için artık daha düşük miktarlarda ödeme yaparak kurtulabileceğiz. Bunların başında iseiptv server gelmektedir. İp tv say


esinde bugüne kadar yüksek ücret ödeyerek abone olduğunuz kanalları size çok daha düşük miktarlarda izleme imkanı sağlamakta ve normalde aldığınız kanal sayısından daha fazlasını size sunmaktadır. Eğer sizde iptvserver ve bunun gibi hizmetlerden faydalanmak istiyorsanız yapmanız gereken tek şe

y izmirdreambox.com adresini ziyaret etmek ve iletişim numaralardan birisini aramak olmalıdır. En uygun fiyatlara bu hizmetlerden faydalanabilirsiniz. Yüksek ücretlerden kurtulursunuz.

İp tv server sayesinde 2000 e yakın kanalı yıllık sadece 250 TL gibi düşük bir rakama izleyebilirsiniz. Sizde bu fiyat avantajından faydalanarak kampanya ya katılmak isterseniz izmirdreambox com adresinden kendinize uygun olan paketi seçin ve o sayfada çıkan formu doldurun yetkili ekip en kısa sürede sizi arayacaktır ve gerekli işlemleri yapacaktır. Yüksek ücretlerden kurtulmak işte bu kadar kolay.

Bu konuyu yazdır

  Hayat & Tesadufler
Yazar: BLueSman - 03-10-2017, 23:53 - Forum: Serbest Kürsü - Yorum Yok

Hayatta hiç birşey tesadüf değildir.. Tesadüfen aşık olmazsın yada tesadüfen bir işe girmezsin.. Tesadüfen birine bakmak zorunda kalmazsın veya tesadüfen birinin sorumluluğunda olmazsın.. Tesadüfen ağlayıp tesadüfen gülemezsin.. Mesela kimse yolda yürürken tesadüfen araba çarptığı için sakat kalmaz.. Bu hayatta herşeyin sebebi vardır.. Ve her ne kadar inanmasakta tesadüfen diye adlandırdığımız yaşantımız; bizim için olması gereken en iyi sunulan filmdir.. Yani kısaca insanoğlu plan yaparken kader buna gülümsermiş..

Bu konuyu yazdır

  Hayalimsin
Yazar: BLueSman - 03-10-2017, 23:37 - Forum: Aşk Sevgi - Yorum Yok

“Bazen hiç dokunamadığın, sarılamadığın ve hiç koklayamadığın birine hasret kalıyorsun. Ve hayaliyle yaşamaya başlıyorsun.. Bazen mi dedim? çoğu zaman."
Ama yine de umudun vardır.. Hep hayal kurarsın imkansiz olduğunü düşünsen bile. Zaten hayal kurmamızın sebebi imkansızlık değil midir?
Fakat ne yazık ki ne kadar hayal kurarsan kur; sana sunulan hayatı yaşamak zorundasındır her zaman...

Bu konuyu yazdır

  Martılar Neden Denizin üzerinde Uçarlar..
Yazar: X - 03-10-2017, 21:23 - Forum: Mizah - Yorumlar (1)

Martılar Neden Denizin üzerinde Uçarlar..



Bundan yüzyıllar önce deniz aşırı çok güzel bir ülke varmış. Tabi her masalda olduğu gibi bu masalda da o ülkenin bir kralı ve tabii ki bir de prensesi varmış. Prenses dünyalar güzeli bir kızmış. Kralın emri ile her gün prenses dolaşmak için saray muhafızları ile birlikte sarayın dışına çıktığında ona bakmak yasakmış. Halk onun dolaşmaya çıktığı ilan edildiğinde eğilir ve gözlerini kapatır ya da evlerine kaçışırmış. Onu görmenin bedeli ölümle cezalandırılırmış. Günlerden bir gün yine prenses dolaşmak için çıktığında... Fakir bir köylü delikanlı iradesini yenememiş ve yavaşça başını kaldırıp prensese bakmış ve başını kaldıran fakir delikanlı ile prenses o anda göz göze gelmişler... Tabii ki... Tahmin edeceğiniz gibi fakir delikanlı pensese inanılmaz bir []la tutulmuş. Prensesin de o derin bakışlarının boş olmadığını düşün en fakir delikanlı günlerce uyuyamamış ve ölümü bile göze almak pahasına prensesi bir kere daha görmek için uğraşmış durmuş. Bu arada fakir delikanlıya da tutulan güzel prenses onun zarar görmemesi için günlerce kendini saraya kapatmış. Sonunda dayanamayan fakir delikanlı her şeyi göze alarak gizlice sarayın bahçe duvarına tırmanmış ve prenses ile bir kere daha göz göze gelmişler. Fakir delikanlı hemen duvardan atlamış ve prensesle konuşacağı anda saray muhafızlarına yakalanmış. Kralın karşısına götürülen delikanlı nasıl olsa ölümle cezalandırılacağını bildiğinden krala prensese duyduğu aşkını anlatmış. Kral ölüm emrini vereceği anda prensesin yalvarışlarına dayanamayarak fakir delikanlıya başka bir ceza vermeyi kabullenmiş.





İŞTE HİKAYEMİZ DE ZATEN BURADA BAŞLIYOR.



Hemen bir gemi hazırlattıran kral gidilebilecek en uzaktaki adaya bir fener yaptırmış ve fakir delikanlıyı da o adada yanlız yaşamaya mahkum etmiş...Aradan bir kaç ay geçmesine rağmen prensesi unutamayan fakir delikanlı prensese olan aşkını kağıtlara dökmüş ve martılara anlatmaya başlamış... Artık bütün martılar fakir delikanlının prensese olan aşkından haberdarmış. Sonunda martılar bile fakir delikanlıyı anlamış ve yazdığı mektupları prensese götürmeye başlamışlar... Ve zamanla prensesin de yazmış olduğu mektupları fakir delikanlıya götüren martılar aracılığı ile aşkları iyice büyümüş; ta ki... Bir sabah sarayın bahçesinde kahvaltı yaparken prensesin odasının penceresine ağzında bir mektupla konan martıyı kralın görmesine dek. Tabii korkulduğu gibi olmamış... Ağlayarak kızına sarılan kral hayvanların bile bu aşkı anlarken kendisinin anlayamadığı için kendisinden utandığını söyleyerek prensese hemen bir gemi göndertip fakir delikanlıyı getirtip kendisi ile evlendireceğini söylemiş. Buna çok mutlu olan prenses hemen fakir delikanlıya bir mektup yazmış ve olanları anlatmış. Tabii bu arada mektubu götürmek için bekleyen martıya da her şeyi anlatarak bütün martıları düğünlerine çağırmış. Buna çok sevinen martı mektubu bir an önce ıssız adaya götürmek için yola çıkmış. Tam yolu yarılamışken yanından geçen bir kaç martı arkadaşına haber verip hepsinin düğüne davetli olduğunu söylemek için gagasını açtığında mektubun düştüğünü farketmiş. Ve mektubu tüm martılar hep birlikte aramaya başlamışlar... Fakat bir türlü bulamamışlar. Bu arada prensesten mektup alamayan fakir delikanlı yazmış olduğu mektupları göndermek için bir tek martı bile bulamamış... Biraz ilerisinde uçuyorlar fakat yanına gitmiyorlar ve mektubu arıyorlarmış... Prensesin kendisini unuttuğunu yahut istemediğini sanan fakir delikanlı martıların onun için gelmediğini düşünerekfenerden kendisini kayaların üzerine atarak intihar etmiş. Ve malesef kralın gemisi adaya vardığında fakir delikanlının soğuk bedeni ile karşılaşmışlar...


İşte o gün bugündür her şeyi düzeltmek için denizler üzerinde uçan martılar o mektubu ararlar. O mektubu bularak o inanılmaz sevgiyi ve her şeyi geri getiriceklerini sanırlar ve bu yüzden de hep denizler üzerinde uçarlar.

Bu konuyu yazdır

Heart Bir Şey Ancak Değerini Bilenin Yanında Kıymetlidir…
Yazar: X - 03-10-2017, 21:21 - Forum: Mizah - Yorum Yok

Bir Şey Ancak Değerini Bilenin Yanında Kıymetlidir…


Vaktiyle ergin bir meslek erbabı yıllarca yanında yetiştirdiği çırağını imtihan etmek ister. Onun eline iri bir pırlanta verip: ”Oğlum” der ”Bunu al önüne gelen esnafa göster kaç para verdiklerini sor en sonra da kuyumcuya göster. Hiç kimseye satmadan sadece fiyatlarını ve ne dediklerini öğren gel bana bildir.”

Çırak elinde pırlanta bir bakkal dükkanına girer ve ”Şunu alır mısınız?” diye sorar. Bakkal parlak bir boncuğa benzettiği mücevheri alır; elinde evirir çevirir; sonra: ”Buna bir tek lira veririm. Bizim çocuk oynasın” der. Çırak teşekkür edip çıkar.Bir manifaturacıya gider. O da parlak bir taşa benzettiği mücevhere ancak bir beş lira vermeye razı olur. Üçüncü olarak semerciye gider: ”Buna ne verirsiniz?” diye sorar. Semerci şöyle bir bakar ”Bu…” der ”benim semerlere iyi süs olur. Bundan kaş dediğimiz süslerden yaparım. Buna bir on lira veririm.”

Çırak en son olarak kuyumcuya gider. Kuyumcu mücevheri görünce yerinden fırlar. ”Bu kadar büyük pırlantayı nereden buldun?” diye hayretle bağırır ve hemen ilâve eder. ”Buna kaç lira istiyorsun?” Çırak sorar: ”Siz ne veriyorsunuz? ””Ne istiyorsan veririm.”

Çırak ”Hayır veremem.” diye taşı almak için uzanınca kuyumcu yalvarmaya başlar:”Ne olur bunu bana sat. Dükkânımı evimi hatta arsalarımı vereyim.” Çırak ”emanet olduğunu satmaya yetkili olmadığınıancak fiyat öğrenmesini istediklerini” anlatıncaya kadar bir hayli dil döker.Meslek erbabının yanına dönen çırak büyük bir şaşkınlık içinde macerasını anlatır.”Bundan ne anladın?” diye sorar.Çırağının verdiği cevap çok doğrudur: ”Bir şey ancak değerini bilenin yanında kıymetlidir.”

Bu konuyu yazdır

  KARDELEN çiçeği
Yazar: X - 03-10-2017, 21:18 - Forum: Mizah - Yorum Yok

Kardelen çiçeği, etrafındakilerin dostlarının anlatımıyla güneşe aşık olur. Aslında hayatında güneşi hiç görmemiştir. Çünkü bilir ki güneşi gördüğü an canından olacaktır. Ama bu aşk içinde öyle büyür öyle büyür ki artık dayanılmaz bir hal alır ve Allah’a dua eder, bana bir defacıkta olsun güneşi görmeyi nasip et diye.... Ve bir gün dayanamaz Allah’ın huzuruna çıkar ve şöyle der; “Allahım güneşi görmem için bana izin ver.” Allah’ta ona şöyle seslenir; “Ey kardelen bilmez misin ki sen narin bir çiçeksin ve güneşle karşılaştığın an canından olabilirsin. İyi düşün sana iki gün mühlet veriyorum, ya güneş ya canın .” Kardelen yüce Rabbin huzurundan ayrılır ve düşünür. Ama içindeki güneş sevdası adeta onu içten içe kemirir. 2.günün sonunda Rabbin huzuruna çıkar ve şöyle der; “Bu aşk beni öyle büyüledi ki güneşi görmek için can atıyorum. Allah’ta ona; “Cesaretini taktir ederim ey kardelen ama bir yandan da üzülürüm, çünkü canından olacaksın.” der. Ve kardelen güneşi görmenin aşkıyla tutuşurken karın üstüne çıkmaya karar verir. Tam o beyaz karın içinden kafasını çıkardığı an güneşi görür, ama ona daha önce söylendiği gibi canından olur. Bu olay herkesin kalbinde yer eder. Herkes çocuklarına ve torunlarına bu olayı anlatır, nasihatte bulunurlar. “Eğer günün birinde aşık olursan, birini çok seversen KARDELEN gibi cesaretli ol. Eğer KARDELEN kadar cesaretin yoksa sakın aşık olma!!! 

Bu konuyu yazdır

  2200 Yıllık Kıra Sozlesmesi :)
Yazar: X - 03-10-2017, 21:10 - Forum: Tarih - Yorum Yok

Seferihisar'daki kazılarda mermer üzerine yazılmış ve 2 bin 200 yıllık olduğu belirtilen bir kira sözleşmesi bulundu


İzmir'in Seferihisar İlçesi'ndeki Teos antik kentinde sürdürülen çalışmalarda günışığına çıkarılan 2200 yıllık yazıt, Anadolu'daki en kapsamlı 'kira sözleşmesi'ni ortaya koydu. 1 kefil ve kentin ileri gelenlerinden oluşan 6 şahitle yapılan sözleşmede, içerisinde binalar bulunan arazinin uygun kullanılmaması durumunda uygulanacak cezalar da yer alıyor.
Kazı ekibinde yer alan Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Eskiçağ Dilleri ve Kültürleri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Adak, Ionia'nın önde gelen kentlerinden biri olan ve M.Ö 1100'de kurulan Teos antik kentiyle ilgili Herodot'un bilgiler verdiğini hatırlattı. Prof. Dr. Adak, "Herodot bu kentle ilgili 'Dünyanın en ılımlı yerinde' der. Kent, günümüzde Seferihisar ilçesi sınırlarındadır. 1960'lı yıllarda da kazılar yapıldı ama, 2010 yılından bu yana kazılar Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Klasik Arkeoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Musa Kadıoğlu başkanlığında sürüyor" dedi.


YAZITLARLA BİR KENTİN OMURGASINI ÇIKARABİLİYORUZ



Teos'ta pek çok yazıt olduğunu kaydeden Prof. Dr. Mustafa Adak sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yazıt açısından Teos, Anadolu'nun en verimli ve yazıtların içeriği açısından en tatmin edici kentlerden biri. Yazıtların değerlendirilmesiyle o kentin sosyal, idari, dini yapısı belirlenebiliyor. Bir anlamda kentin omurgasını çıkarabiliyorsunuz. Özellikle Hellenistik ve Roma dönemi hakkında çok güzel bilgiler veren yazıtlar arasında vakıf yazıtları, kral mektupları ve başka kentlerle yapılan anlaşmalar var. 2010 yılına kadar Teos'tan çıkarılan 200 yazıt biliniyordu. Bizim çalışmalarımızla birlikte yazıt sayısı ikiye katlandı. 2016 yılında yaklaşık 400 yazıt oldu. Bu yazıtların hepsini yüzeyde bulmadık. Kazı esnasında da bulundu."







BİR KİRA SÖZLEŞMESİ



2016 yılı kazı çalışmalarında çok sayıda yazıt kopyaladıklarını kaydeden Prof. Dr. Adak şunları anlattı:
"Ancak yazıtlar arasında birisi gerçekten çok ilginç. İçeriği epeyce zengin. Yaklaşık 1.5 metre yüksekliğinde bir mermer stele bir anlaşma yazılmış. Anlaşma 58 satırdan oluşuyor. Çok ayrıntılı bir kira anlaşması. Yazıtın içeriğine göre kentin Gymnasium'ndaki 20 ile 30 yaş grubundaki Neoslar, Teos'lu bir vatandaştan bir miras edinmişler. Şahıs, içinde yapılar, köleler, kutsal sunak bulunan arazisini Neoslar'a bağışlamış. Neoslar da çeşitli masraflarını karşılamak ve her yıl düzenli olarak o araziden gelir elde etmek için kiraya vermişler. Yazıtta arazi önceden kime aitti? İçinde neler var? Hepsi anlatılmış. Bir kutsal sunaktan da sözedilmiş. Neoslar sözleşmede 'kutsal' olarak nitelendirilen bu araziyi yılda 3 gün kullanmak istediklerini bile belirtmişler. O dönemde de arazilerden devlet tarafından vergi alınıyordu ancak arazi 'kutsal' olarak nitelendirildiği için vergiden muaf tutulmuş. Anlaşılan arazi açık artırmayla kiralanmış. Bir tellal tutulmuş ve herkese duyurulmuş. Bazı kişiler talip olmuşlar. Daha sonra kimin kiralayacağına karar verilmiş. Kiralayanın ismi yazıtta belirtiliyor."
Sözleşmede çok sayıda şartın bulunduğunu vurgulayan Prof. Dr. Mustafa Adak, "Kiracının bu şartları yerine getirmesi için 1 kefil gerekiyor. Kefilin ve kefilin babasının ismi hepsi biliniyor. Bu anlaşmanın yürürlüğe girmesi için 6 da şahit istenmiş. Çok ilginçtir. 6 şahidin 3'ü kentin baş yöneticileri" diye konuştu.


CEZA FORMÜLLERİYLE DONATILMIŞ



Teos'ta günışığına çıkan yazıtın Anadolu'daki en ilginç kira yazıtı olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Adak şunları söyledi:
"Bu yazıt Gymnasium'un yapısını, Neoslar'ın mal sahibi olabildiklerini ve bunları kiraya çıkararak gelir elde ettiklerini gösteriyor. Bu anlamda antik dünyada başka hiçbir örnek yok. O açıdan çok ilginç. Yazıtın neredeyse yarısı ceza formülleriyle donatılmış. Kiracı zarar verirse, arazinin yıllık bakımını yapmazsa, binaları bakımsız bırakırsa ceza ödeyeceği anlatılmış. Ayrıca kiraya veren Neoslar her yıl araziyi denetleyeceklerini, arazinin verimliliğinin kesinlikle azalmamasını da yazmışlar."
[Resim: brYPad.jpg]


'İLGİNÇ İKİ HUKUKİ TERİM İLK KEZ BELGELENİYOR'



Kira sözleşmesinde ilginç iki hukuki terimin kullanıldığını belirten Prof. Dr. Adak, "Yazıtta iki hukuki terim var. Büyük sözlüklerde bu terimler yok. İlk defa belgeleniyor. O terimlerin tam olarak ne anlama geldiğini antik yazarları ve hukuki metinleri inceleyerek çıkarmak gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Anadolu'daki antik kentlerde kira sözleşmelerinin çok fazla olmadığını kaydeden Prof. Dr. Mustafa Adak, Teos'taki yazıtın pek çok ayrıntıya yer vermesi açısından hayli değerli olduğunu söyledi.
'NEOSLAR, TEOS'UN YENİ VATANDAŞLARI'
Neoslar'la ilgili bilgiler de veren Prof. Dr. Mustafa Adak, antik çağda vatandaşlık kavramının çok önemli olduğunu ve çocukların anne- babasının vatandaş olması şartıyla 20 yaşında vatandaşlık alabildiklerini belirtti. 20- 30 yaş grubundaki Neoslar'ın kentten beklentileri olduğu gibi, kente belli külfetlerinin de bulunduğunu anlatan Prof. Dr. Adak, Gymnasium'daki Neoslar'ın kentin en önemli vatandaş grubu olarak kabul edilmelerinin nedenini ise "Neoslar hem siyasette hem de halk meclisi ve danışma meclislerinde yer alıp memuriyetler üsteleniyordu" diye açıkladı.


'SOSYAL HAYAT VE HUKUK SİSTEMİ HAKKINDA BİLGİ VERİYOR'



Kazı Başkanı Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Klasik Arkeoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Musa Kadıoğlu ise yazıtın Dionysos Tapınağı'nın batısındaki alanda bulunduğunu kaydetti.
Prof. Dr. Kadıoğlu, "Yazıt Teos'un Hellenistik Dönem'de sosyal yaşamı ve hukuk sistemi hakkında bize önemli bilgiler vermektedir" dedi. Ionia Bölgesi'nin 12 kentinden biri olan Teos antik kentinin 1764- 1765 ve 1862 yıllarında İngiliz Dilettanti Cemiyeti (Society of Dilettanti), 1924- 1925 yıllarında Fransızlar ve 1962 ile 1967 yılları arasında Ankara Üniversitesi'nden Yusuf Boysal ile Baki Öğün tarafından araştırıldığını belirten Prof. Dr. Kadıoğlu, 1980- 1992 yıllarında Duran Mustafa Uz'un hem Dionysos Tapınağı'nda hem de Arkaik Tapınak'ta sınırlı sondaj çalışmaları; 1993- 1996 yıllarında ise Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nden Numan Tuna'nın kentte kısa süreli yüzey araştırmaları gerçekleştirdiğini kaydetti

Bu konuyu yazdır

  Sen yoksun..
Yazar: Siyah - 03-10-2017, 20:43 - Forum: Aşk Sevgi - Yorum Yok

Biliyorum sana giden yollar kapalı 
Üstelik sen de hiçbir zaman sevmedin beni 

Ne kadar yakından ve arada uçurum; 
İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi 

Uyandım uyandım, hep seni düşündüm 
Yalnız seni, yalnız senin gözlerini 

Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım 
Ben artık adam olmam bu derde düşeli 

Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya 
Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki 

Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi 
Ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği 

Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda; 
Hangi şarkıyı duysam, bizim için söylenmiş sanki 

Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor 
Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini 

Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu; 
Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri 

Rastlaşmamak için elimden geleni yaparım 
Bu böyle pek de kolay değil gerçi… 

Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya; 
Bunun verdiği mutluluk da az değil ki 

Çıkar giderim bu kentten daha olmazsa, 
Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki 

İnan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem, 
Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi: 

Bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu 
Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri.

Bu konuyu yazdır

  Eğlence ve Müziğin Tek Adresi
Yazar: BLueSman - 03-10-2017, 17:54 - Forum: Arabesk - Yorum Yok

Radyolarına sevgilerini ifade etmenin en güzel yolu ona emek vermektir.
Radyo yayınlarının genel amacı ne olursa olsun, müzik ve eğlence türü programlara her radyo kanalında rastlanır.
Müzik radyonun üç ayağından biridir. İyi seçilmiş, zamanlanması uygun bir müzik parçası programınıza çok şey katar. Biz bu anlamda ozlemfm ailesi olarak sızlere hem kulağa, hem gönüllerinize hitap ederek, beraber keyifli bir ortam için çaba gösteriyoruz..
Bu keyifli ortama katılmak için telefonlarınızdan mobilcet.net ; bilgisayarlarınızdan ozlemsohbet.com adreslerini tıklayarak ister evinizden, ister iş yerlerinizden, ister yoğun trafikte arabanızda biraz olsun stresten kurtulabilmek için bizimle birlikte eğlenceli dakikalar geçirebilirsiniz.
Her duygunuza, her hissinize ortak olarak; dilimiz döndüğünce gerek kısa sohbetlerle, gerek çaldığımız şarkilarla bizimle birlikte güzel dakikalarda bulunmanız dileğiyle...
Dj`BLueSman

Bu konuyu yazdır