Konu Bilgileri
Konu: 2017 Krizi Yazar: HeLLSinG
Okunma: 2280 Yorum: 0
Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi
Konuyu Oyla:
  • Derecelendirme: 0/5 - 0 oy
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5

HeLLSinG 11-18-2016, 0:00   
#1
#1
1929 yılı ile 2008 sonrası arasındaki benzerliklere önceki yazımda değinmiştim, fakat bahsetmediğim bir detayı bugün biraz daha açmak istiyorum: 86 yıl önceki buhranın, sadece 1920’lerde başlayan krizin ötelenmesi olduğu gerçeği.
Para kısıldığında 1929’da her şey çöktü. Bundan ders alanların uyguladığı; likidite artırma ve zehir adı verilen varlıkların alınması FED tarafından gerçekleştirildi, fakat etkilerinin yeterli olmadığı sadece kredi hacminden bile anlaşılabiliyor. 2008 yılındaki finansal kriz, sonlanmış ya da hallediliyor aşamasında değil. Ötelenmiş durumda olan bu kriz, şu anda borsa fiyatları çok çok yüksek seviyelerde olduğundan yeni bir kriz gibi gözükecektir, fakat 2008 yılının devamı olduğu anlaşılacaktır. Tabi ki ekonomi ve dünya da değişim mümkündür, fakat 2-3 yıl sonrası için bugünü yorumlayıp gidişat çok rahat öngörülebilir. Yapılabilecek olduğunu düşündüğüm tedbirlerden de bahsedeceğim. Bu arada 1920’lerden beri krizleri önceden görenlerin asla anılmadığını ve piyasa rekorlar üstüne rekorlar üretirken böyle insanların ekranlarda uzun soluklu yorum yapamayacağını da unutmayın.
Amerika yaklaşık 6 senedir aralıksız büyümekte ve resesyon ihtimalinin nefesi enselerinde. Resesyon en basit tanımıyla: Ekonomik büyümenin belirli bir süre negatif ya da yavaş gerçekleşmesidir. 2016 ortasında artık resmileşmiş olacak Avrupa resesyonunu takiben, en geç 2017 yılında da ABD’yi izleyeceğiz. Peki şu andaki politikalarına benzer olarak neler yapabileceklerini tartışalım:
1) Parasal Genişleme: Etkisi finansal piyasaların çalışması konusunda başarılı olsa da; tüketim talebi sağlama konusunda sınırlı olduğunu gördük; artık çalışmaz halde.
2) Tasarrufların Azaltılması: Dünyada daha çok tasarruf daha az faiz anlamına geliyor. Resesyon öncesinde halkın tasarruf yapmasını engellemek bir çıkış olarak görülecektir muhtemelen, ama bu yönde atılacak politikalar yeterli olmayacaktır.
3) Faiz indirimleri: Resesyonlar sırasında başvurulan yöntemin daha önceki uygulanış şekillerini inceledim. Amerikan ekonomisinin daha önceki resesyon dönemlerinin başlangıçlarındaki faizlere bir bakalım: 1973 yılında %8.5, 1980 yılında %18, 1981 yılında %12, 1990 yılında %7 ve 2001 yılında %6.5. Bu faiz seviyelerinde işe yarayan faiz indirimleri; ABD 2016 yılı için %2 düzeylerinde bir faiz ortamı oluşturabilse bile resesyonu engelleme için işe yarar olmayacağı açık. Bu resesyonların sırasıyla 1973 yılında 16 ay, 1980 yılında 6 ay, 1981 yılında 16 ay ve 1990 – 2001 yıllarında 8 ay gibi sürelerde son bulduğunu da hatırlatmak isterim. Faiz indiriminin kullanılamayacağı bir resesyonun süresi hakkında yorum yapmak şu aşamada zor, ama sürecin kısa olmayacağı gayet net.
Bu çözümlere birçok alternatif üretilebilir fakat en etkili olduklarını düşündüğüm bu 3 yöntemin yeterli olamayacağı öngörülüyorken, yapısal reformlarda dahil olmak üzere, gerçekleşebilecek teknolojik mucizeler hariç, ben bir çözüm üretemiyorum.
ABD’nin faizleri arttırma aşamasında beklemek zorunda kalması bu sürece daha da yaklaştırıyor bizi. Tabi ki sonuçlarını yaşamak, şu anda ki borçlanma miktarlarına göre riskli kesimleri daha sert vuracaktır.
Yatırımcı psikolojisiyle çevremde de gözlemlediğim: elinde her zaman hisse senetleri bulundurma isteği. Kurtulması zor bir durum olarak gözüküyor, fakat en azından şu anda tercih edilmeye başlanmalı diye düşünüyorum.
Altın için yorumum gün geçtikçe daha da güçleniyor. Kısa vade için asla yorum yapmıyorum, fakat 2011 eylülündeki 1850 dolarlardan dönüşü aklınızdan çıkarmayın. Bu rakamın tekrar görülecek olması ihtimali her geçen gün güçleniyor. 2008 yılından beri ötelenen krizin de gösterdiği gibi bu bir süreç tabi ki, fakat şu anda portföyün en az %30-35’i fiziki altında, geri kalan kısmın ise kolay nakite çevrilebilecek şekilde (gayrimenkul değil) tutulması benim için sağlıklı görünen şekildir. Trader değilseniz, yatırımcı için iki sene uzun bir süre değil…
Yine yazdım da yazdım fakat bu iki kriz arasındaki benzerlikleri inceledikçe özetlemek bile kısa sürmüyor. 2017 ise benim popülist öngörüm…
[Resim: 5DO0Dq.gif]
Bul
Cevapla


2017 Krizi Konusu Araçları
Direk Link
HTML Link
BBCode Link
Paylaş